Mustafa Balbayın Günlüğünü Oku İndir

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay’ın bilgisayarından sildiği öne sürülen notları, soruşturmayı sürdüren polis teknik birimleri tarafından hard disk’ten kurtarıldı.

İkinci iddianamenin dayanaklarından olması beklenen ve Balbay’a ait olduğu öne sürülen notlarda, dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur’a atfen verilmiş diyaloglar bulunuyor. Tempo24 internet sitesinde yayımlanan notlarda, Ergurguy ile bazı gazetecilerin diyalogları da yer alıyor.

Cemil İpekçi Mardin Görüntülerini İzle

https://i0.wp.com/www.haberturk.com/2009/03/17/kuturesim/fotokututut.jpg

Modacı ve Tasarımcı Cemil İpekçi, çektiği fotoğraflarla dünya çapında tanınan ABD’li Alexsander Berg ile Mardin’i fotoğraflarla tanıtacak.

Mardin Valisi Hasan Duruer’in daveti üzerine kente gelen ünlü fotoğraf sanatçısı Alexander Berg, bir hafta süresince Mardin ve köylerinde fotoğraf çekimleri yapacak.

Berg’in çekeceği fotoğraflar, Cemil İpekçi’nin tasarımıyla bütünleştirilerek tanıtım albümü hazırlanacak.

Vali Duruer, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Mardin’in yeterli tanıtımla dünya gündemine oturması için çalıştıklarını belirterek, ”Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Alexsander Berg’in çekeceği fotoğraflar, Cemil İpekçi’nin tasarımı ile bütünleştirilerek tanıtım albümü hazırlayacağız. Çekilecek fotoğrafların Mardin’in tanıtımına katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi.

Modacı Cemil İpekçi ile köyleri ve tarihi mekanları gezen Berg ise Mardin’in bir fotoğraf sanatçısı için eşi bulunmaz zenginliğe sahip olduğunu ve çalışmalarını büyük bir zevkle sürdürdüğünü söyledi.

Mardin’e fırsat buldukça gelmeyi ve daha geniş alanlarda fotoğraf çalışması yapmayı planladığını anlatan Berg, ”Bana bu imkanı sağlayan Vali Hasan Duruer’e teşekkür ediyorum. Çalışmalarımı Cemil İpekçi ile sürdürmek ayrı bir zevk” diye konuştu.

Antik Dara kentinde çalışan Berg ve İpekçi’ye köylüler yoğun ilgi gösterdi. İpekçi, köy kahvehanesinde köylülerle çay içerek sohbet etti.

Diyarbakır’ın Silvan İlçesi Jandarma Alay Komutanlığı Patlama Görüntülerini İzle

Konyadaki Eğitim Uçağını Düşme Görüntülerini İzle Video

Muğlada Tazminat Kazandıran Cep Telefonundaki Mesajları İzle

Muğla TKİ’den emekli M.H., 2006 yılında Muğla Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nden emekli olan eşi 2 çocuk annesi S.H.’nin, cep telefonuna sürekli mesaj geldiğini fark etti. Eşinin haberi olmadan mesajları okuyan M.H. onların cinsel ve aşk içerikli olduğunu öğrenince şaşkına döndü. Olayın üzerine giden M.H. mesajları gönderenin, eşiyle bir dönem aynı devlet dairesinde çalışan 3 çocuk babası 49 yaşındaki S.T olduğunu tespit etti.

M.H. daha sonra da eşi S.H.’ye cinsel tacizde bulunduğu iddasıyla S.T. hakkında 10 Temmuz 2006 tarihinde Muğla Sulh Ceza Mahkemesi’nde dava açtı. Dava görülürken, S.H.’nin cep telefonu mesajlarına yanıt verdiği ortaya çıkınca, mahkeme S.T.’nin beraatına karar verdi.

Eşinin cinsel ve aşk içerikli mesajlara karşılık verdiğini açtığı davanıng örülmesi sırasında öğrenen 2 çocuk babası M.H. onurunun kırıldığını, aile sadakatinin olmadığını ve evliliğin temelinin sarsıldığını gerekçe göstererek, bu kez 4 Mayıs 2007 tarihinde Muğla 2’nci Asliye Hukuk Mahkemesi’ne 25 bin lira tazminat istemiyle eşi S.H.’den boşanmak için dava açtı. Mahkeme de delil olarak kabul ettiği karşılıklı cep mesajlarını, sadakat yükümlülüğüne aykırı görererek çiftin boşanmasına karar verdi.

Mahkeme ayrıca emekli olduktan sonda bir partinin il teşkilatında sekreter olarak görev yapan S.H.’yi, ayrıca, boşandığı eşi M.H.’ye 10 bin lira tazminat ödemeye mahkum etti.

https://i0.wp.com/images.habervitrini.com/devam_photo/org/cep_telefonunda_ask_mesaji.jpg

Mustafa Balbay ın Ses Kasetini DİNLE

Ergenekon’ soruşturması kapsamında tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay’ın tahliye talebi mahkemece reddedildi.

Balbay’ın avukatı Bülent Utku’nun, bir süre önce müvekkilinin tahliye edilmesi amacıyla mahkemeye sunduğu dilekçe, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince değerlendirildi.

Mahkeme, tahliye talebini reddetti.

Soruşturma kapsamında polis nezaretinde Ankara’dan İstanbul’a getirilen Balbay, 6 Martta tutuklanmıştı.

Bu arada, Balbay’ın tutuklanmasında en önemli dayanklardan biri olan “günlükleri”bir internet sitesinde yayınlandı. Tempo24’te özetlenerek yayınlanan günlükler çok tartışılacağa benziyor.

İşte, Balbay’ı tutuklatan günlükler…

JANDARMA’DA ŞENER ERUYGUR – GAZETECİ TOPLANTISI

“10 Şubat 2004 salı günü

Etimesgut Jandarma Eğitim ve Spor Tesislerinde (JEST) sohbet..saat 17.15-20.00 arası..

ŞE- arkadaşlar şöyle bir araya gelelim, ne oluyor, ne yapabiliriz, enerjimizi nasıl birleştirebiliriz, bir konuşalım dedim… hepimiz farklı yerlerde aynı şeyleri düşünen insanlarız ama, gücümüzü birleştirmediğimiz için bir sonuç alamıyoruz… öte yandan da bu iktidar yapacağı her şeyi yapıyor..

-Nedir, nasıl bir şey düşünüyorsunuz

ŞE- benim düşüncem şu… Birçok dernek var, gazeteciler var, memlekette olup bitene duyarlı insan var… Bunları bir araya getirmek gerekiyor… Mesela siz öncülük etseniz, burada üç kişi bir araya geldi, bu on olur, sonra 20 olur… Derneklere yön verilir… toplumu biraz duyarlılığa sürüklemek lazım..

Valla paşam bu dediğiniz zor. Bu kuruluşları, kişileri bizlerin bir araya getirmesiyle alınacak bir sonuç göremiyoruz biz… Bir de bu iş gazete anlamında yazarlardan çok gazete yönetimlerinin işi… Şimdi biz yazdık, şu gazetede şu kadar yazar, ötekinde bu kadar yazar… Köşelerinde yazarlar, ama sonuç alınabilmesi için gazetenin bir yayın anlayışı olarak buna sahip çıkması lazım.O zaman çoğalır bu iş… Geçmişte de böyle olmuştu… 28 şubat döneminde mesela..

ÜLKENİN BATIŞINI MI SEYREDECEĞİZ, OLMAZ ÖYLE ŞEY’

ŞE- arkadaşlar haklısınız da, ne yapacağız, ülke batıyor, size söyleyeyim… her şey kayıp gidiyor… ne yapacağız, bu batışı hep birlikte izleyecek miyiz? Olamaz böyle bir şey.

-o konuda haklısınız. Bizler de yazıyoruz… melesa Kıbrıs, gitti gider..

ŞE- evet Kıbrıs gidiyor… İş onunla da kalmayacak, arkasından Ege gelecek, sonra Güneydoğu’yu tartışılır hale getirecek… Gidiş bu… Ama öte yandan da Anadolu’da bir potansiyel var. Bana gelen tepkilerden, gidince karşılaştığım manzaradan bunu görüyorum… Bunu harekete geçirmenin yollarını bulmak lazım..

– Kıbrıs’ta ne yapılabilir

ŞE- şimdi biz Rauf DENKTAŞ’a büyük destek veriyoruz. Adam hakkını yememek lazım kahramanca mücadele ediyor. hem içeriye karşı hem dışarıya karşı… örneğin ben ayda en az 2-3 kez arıyorum kendisini, aman ha sağlam durun diyorum..

– New York’ta bir şeyler oluyor… bu aşamda ne yapmak lazım

ŞE- tabii oradaki gelişmeleri izliyoruz. Çıkan sonuca göre bir şey yapmak gerekiyor. Belki yazılı bir metin, belki bir bildiri gerekir, öyle bir şey olabilir..

GAZETECİ: PAŞAM ÖZKÖK İLE KAFANIZDAKİLERİ YAPMAK ZOR

-Paşam sizi çok iyi anlıyoruz. Belki bizimle her şeyi bütün açıklığıyla paylaşamayacaksınız ama, şöyle bir gerçek var ortada; sizin bir numara ile sizin kafanızdakileri yapmak çok zor… önce orada bir şey yapmak..

ŞE- öyle mi görüyorsunuz..

– Evet… Bu bir tek bizim görüşümüz değil. inanın buna. Sokakta her yerde insanlar böyle konuşuyor..

ŞE- nasıl konuşuyor

– Yani sizin de kulağınıza gelen şeyler… İşte cumhurbaşkanlığı adaylığıyla tavladılar deniyor… Hükümetle anlaştı deniyor..

‘KUVVET KOMUTANLARI BLOK, AMA ÜSTÜNÜZ OLMAYINCA

OLMUYOR’

ŞE- bütün bunlar söyleniyor öyle mi

– evet, her yerde… Burada bizim gördüğümüz bir şey var. Siz tamam, bütün kuvvet komutanları tamam, bloksunuz, ama üstünüz olmayınca olmuyor..

ŞE- işte dediğiniz gibi, kuvvet komutanı arkadaşlar bakımından bir sorun yok. Aynı düşünüyoruz…

GAZETECİLERE: TSK SİZİN KAFANIZDAKİ ŞEYLERİ DÜŞÜNÜYOR

ŞE- Benim sizi çağırdığımdan, şu andaki sohbetimizden öteki arkadaşların haberi var… Türk Silahlı Kuvvetleri sizin kafanızdaki şeyleri düşünüyor. inanın buna… öte yandan şu da var; yüzde 1, yüzde 99’a uymak zorunda. Uyar… Öyledir. O yüzde bir. kalan yüzde 99… uymak zorunda..

‘DARBE YAPIN DEMİYORUZ AMA ŞÖYLE BİR DURUŞ PAŞAM’

– Zorunda da, öyle olmuyor işte… En tepe böyle olunca, altındakiler ne yaparsa yapsın, işte öyle bir çıkış deniyor… Olmuyor, istenen sonucu vermiyor. Biz yıllardır ülkede olup bitenleri izliyoruz. Bir genelkurmay başkanının değil yüksek sesle görüşünü anlatması, şöyle kaşını çatması yeter. Biz darbe falan yapın demiyoruz ama, şöyle bir duruş paşam… o yok, o kalmadı… o zaman da her şey havada kalıyor… siz bir araya geldiğinizde kendisine bunları söylemiyor musunuz

ŞE- söylüyoruz… inanın en açık şekliyle söylüyoruz..

– Söylersiniz de, acaba şöyle açık açık konuşuyor musun

ŞE- Konuşuyoruz, söylüyoruz… Bizde tabii bir kıta disiplini terbiyesi vardır. bir arkadaşım anlattı. Tümgenerallikten emekli… bir üstü ile pek çok görev yerinde birlikte olmuş. her seferinde komutan o olduğu için yanında pek konuşmamış… binbaşı olmuş öyle, Albay öyle, General olunca çıkışmış, ya komutanım hiç konuşmadan emekli olacağım’ demiş… o hesap, biz artık general olunca ayrıca konuşuruz. Bu aşamadan sonra benim kaybedecek neyim var? O yüzden her şeyi açık açık konuşuyorum..

GAZETECİ’DEN ERUYGUR’A: SİZ KARA KUVVETLERİ KOMUTANI OLURSUNUZ

– Olur, olmaz ayrı konu, şöyle bir senaryo düşünüyorum… Şimdi siz de söylediniz kuvvet komutanları blok, 4 kişi… Altında ordu komutanları, orgeneraller, korgeneraller blok, onun altında tümler, tuğlar blok, hepsi bir araya gelse ve dese ki; sizinle olmuyor… İşte Kara Genelkurmay olur, siz Karaya geçersiniz,İzmir’deki Jandarma olur, İstanbul’dakini de artık ne yaparsanız..

ŞE- ya o, siz gidin derse..

– Diyemez… Tümünüzü karşısına nasıl alır

ŞE- evet, diyemez, ama…(uzun süre sustu, düşündü…

– Siz şimdi yüzde 1 diyorsunuz, yüzde 99’a uyar diyorsunuz ama 4 yılı var. Kadrosunu yapar… Mesela biz fazla tanımıyoruz, İlker BAŞBUĞ nasıl biridir

– GAZETECİ: BAŞBUĞ NASIL BİRİDİR?

– GENELKURMAY’DA ARTIK, BAŞKA SÖZE GEREK VAR MI?

ŞE- o… o karargahta, genelkurmay’da artık… (gülümseyerek) başka bir söze gerek var mı..

-Siz Ağustos’ta emekli oluyor musunuz

ŞE- evet, (iç çekerek) benim görev sürem doluyor… Aytaç paşanın da doluyor…bir şeyler yapmamız lazım arkadaşlar… bu medya çok önemli..

– paşam bu konuda sizi anlıyoruz ama, inanın bu iş yazarlardan çok gazete politikalarının işi… Mesela Genel Yayın Yönetmenleriyle de konuşun, patronlarla konuşun..

ŞE- doğru da mesela bu Ertuğrul ÖZKÖK’le ne konuşulur, konuşulur mu

– haklınısınız.

‘ÖZKÖK SOYADINDA SAKATLIK VAR’ ESPRİSİ

ŞE- (gülerek, özkök soyadını kastederek) soyadlarda bir sakatlık var..

– patronlarla zaman zaman görüştüğünüzü biliyoruz… onlar etkili oluyor, bilesiniz..

ŞE- evet, görüşüyoruz, bize gelince başka bir halde oluyorlar… Bir de tabii şaşırıyor insan, mesela o Akşam Grubunun sahibi geldi, adam zavallı bir adam gibi oturuyor… ama yine de onlarla da konuşmak lazım..

– Gazete patronlarının tümü teslim… Sabahınki de öyle.

ŞE- evet, ilhan beyle de konuşup, olunla bir konuşmak lazım… Orada da kardeşim adamlar resmen haberleri çarpıtıyorlar. Son Suriye olayı… Gazete haberlerine göre operasyon tamamen Emniyetin işi… Oysa biz yaptık. O Sabahın temsilcisini çağırdım, kardeşim yalan yazıyorsunuz dedim. Yüzlerine söyledim… Ne aşağılık iştir… Bu kadar teslimiyet… Biz bu gidişe tamamen seyirci kalamayız..

ŞE- bir anlamda şöyle bir durum… Bunların Kıbrıs’ın altında kalmasını sağlamak ama, Kıbrıs’ı da kaptırmamak… çok ince bir durum.

ŞE- hepimiz elimizi taşın altına sokmamız gerekir… Ne demiş Nazım HİKMET, sen yanmasan ben yanmasam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa..

POLİSİN DEĞERLENDİRMESİ

Söz konusu yazıda ‘ŞE’ ve ‘SE’ olarak tanımlanan şahsın sohbetin yeri, hitap şekli, konuşulan konular, Ağustos’ta emekli olması ve diğer notlardaki söylem ve ‘ŞE’ tanımlamalarıyla gösterdiği uyum dikkate alındığında dönemin Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR; ‘İlhan Bey’in ise Cumhuriyet gazetesi imtiyaz sahibi İlhan SELÇUK olduğu,

Açık kaynaklarda yapılan araştırmada 2004 YAŞ kararları üzerine dönemin Jandarma Genel Komutanı Org. Şener ERUYGUR ve Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Aytaç YALMAN’ın görev sürelerinin sona erdiği,

Görüşmede Mustafa BALBAY ile birlikte bir/birkaç gazeteci daha olduğu değerlendirilmektedir

İsveç e Düşen Meteor Görüntülerini İzle

Eskişehir’in Mihalıççık ilçesindeki Kadın Cesedi Görüntülerini İzle

Aydındaki Otel Odası Fuhuş Görüntülerini İzle

Cizre de Yapılan Kazı Görüntülerini İzle